Mobiliteye Odaklanan Honda’nın Elektrifikasyon Süreci Hızlanıyor

Honda, Japonya’da elektrifikasyon sürecindeki gelişmeleri aktardığı bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda paylaşılan bilgilere göre; faaliyetlerinin yapısını güçlendiren Honda, mobilite çalışmalarının ilerlemesi için beş temel alana odaklanacak. Bunlar; güç ünitelerinin karbon nötrlüğü, enerji yönetim sistemi, kaynak dolaşımı, AD (Otomatik Sürüş)/ADAS (Gelişmiş Sürücü Destek Sistemi, IoT (Nesnelerin İnterneti) olarak belirlendi. Honda, gelecek planlamaları kapsamında otomobil satış hacmini artırarak 2026 yılında yüzde 7’lik bir satış getirisine ulaşmayı hedefliyor. Honda, motosiklet tarafında ise 2025 yılına kadar dünya genelinde 10’dan fazla elektrikli motosiklet modelini piyasaya sürmeyi planlıyor. 2023 yılı içerisinde ilk elektrikli scooter modeli olan EM1 e:, önce Japonya, daha sonra Avrupa ve Endonezya’da Honda Mobil Güç Paketi e: değiştirilebilir batarya ile satışa sunulacak. 2040 yılına kadar dünya çapında elektrikli araç (EV) ve yakıt hücreli elektrikli araç (FCEV) satış oranlarında yüzde 100’e ulaşmayı hedefliyor. Bu amaçla Honda, 2030 yılına kadar yılda 2 milyon adedin üzerinde üretim hacmine sahip 30 EV modelini dünya çapında satışa sunmayı planlıyor. 2035 yılına kadar daÇin’deki Honda otomobil satışlarının yüzde 100’ünün EV modelleri olması hedefleniyor.

Honda Motor Co Ltd., bugün Japonya’da düzenlediği basın toplantısında elektrifikasyona sürecindeki ilerleme ve dönüşüme yönelik güncel bilgiler ile planlarını paylaştı. Geliştirdiği teknolojiler ile Honda, ürettiği motosikletler ve otomobiller kapsamında sıfır çevresel etki ile sıfır trafik kazası ölümü amaçları doğrultusunda dünyanın her yerinde insanların keyifli bir şekilde hareket özgürlüğünü yaşaması için çalışmalarına devam ediyor. Bu amaca yönelik olarak faaliyetlerinin yapısını güçlendiren Honda, mobilitenin ilerlemesi için beş temel alana odaklanacak. Bunlar; güç ünitelerinin karbon nötrlüğü, enerji yönetim sistemi, kaynak dolaşımı, AD (Otomatik Sürüş)/ADAS (Gelişmiş Sürücü Destek Sistemi, IoT (Nesnelerin İnterneti) olarak belirlendi. Honda, yeni nesil mobiliteye yönelik araştırmalarının yanı sıra yeni değerler yaratmak için temel araştırma faaliyetlerine yönelik belirlediği beş alanda düzenli şekilde 100 milyar yen düzeyinde yıllık bütçe sağlayarak istikrarlı bir ilerleme kaydetmeyi planlıyor. Yeni değer yaratımını daha hızlı gerçekleştirmek için yıllık 10 milyar yen yatırım bütçesi ayıran ve girişimcilerle proaktif bir şekilde açık inovasyon peşinde koşan Honda, bugüne kadar Yapay Zeka (AI), sentetik yakıtlar, batarya geri dönüşümü ve nükleer füzyon güç üretim teknolojileri gibi gelecekte ihtiyaç duyulabilecek teknolojilerin girişimlerine yatırım gerçekleştirdi. Bu kapsamda açık inovasyon fonksiyonlarını daha da güçlendirmek için nisan ayında Japonya’da Honda Innovations şirketi kuruldu. 

Honda’nın faaliyet yapısı değişiyor

Daha önce tanıtılan “Honda Mimarisi”nin etkisi ve seri planlama sistemi gibi iyileştirmeler sayesinde son yıllarda otomobil tarafındaki karını düzenleyen Honda, küresel modelleri için de üretim optimizasyonu yaklaşımı benimsiyor. Sabit maliyetlerini azaltan Honda, gelecek planlamaları kapsamında otomobil satış hacmini artırarak 2026 yılında yüzde 7’lik bir satış getirisine ulaşmayı hedefliyor. Ayrıca global olarak devam eden yarı iletkenlere dayalı çip krizinin çözümü için Honda, hem kısa vadeli hem de orta ve uzun vadeli önlemler uygulayarak ürünlerini müşterilerine mümkün olan en kısa sürede ulaştırmak için çalışıyor. Bu kapsamda kısa vadede; tedarikçilerle olan ilişkilerini daha da güçlendirmenin yanı sıra Honda, kilit parçaların yedekli tedariki ve alternatif parçaların geliştirilmesi dahil olmak üzere çeşitli önlemler alıyor. Ayrıca orta ila uzun vadeli olarak da risk algılama önlemlerini geliştiriliyor ve yarı iletkenlerin istikrarlı bir şekilde tedarik edilmesini sağlamak için Honda ile TSMC (Taiwan Semiconductor Manufacturing Company) arasında stratejik bir iş birliği hayata geçiriliyor. 

​

Honda’nın elektrifikasyon kasları motosiklet ve otomobil modelleri için güçleniyor 

Yarışçı ruhundaki tutku ile tasarımlarına ve üretimlerine devam Honda, motosiklet tarafında 2025 yılına kadar dünya genelinde 10’dan fazla elektrikli motosiklet modelini piyasaya sürmeyi planlıyor. Aynı zamanda elektrikli modellerin yıllık satışını 2030yılı itibarıyla toplam birim satışlarının yaklaşık yüzde 15’ine denk gelen 3,5 milyon adede çıkarmayı da hedefliyor. 2023 yılı içerisinde ilk elektrikli scooter modeli olan EM1 e:, önce Japonya, daha sonra Avrupa ve Endonezya’da Honda Mobil Güç Paketi e: değiştirilebilir batarya ile satışa sunulacak. 

Sürücünün ve yolcuların keyifli bir yolculuk geçirmesi için insan odaklı otomobillere odaklanan Honda, 2040 yılına kadar dünya çapında elektrikli araç (EV) ve yakıt hücreli elektrikli araç (FCEV) satış oranlarında yüzde 100’e ulaşmayı hedefliyor. Bu amaçla Honda, 2030 yılına kadar yılda 2 milyon adedin üzerinde üretim hacmine sahip 30 EV modelini dünya çapında satışa sunmayı planlıyor. Buna yönelik olarak;

Elektrikli yeni otomobil modellerini yanı sıra şarj hizmetleri sunmak üzere Kuzey Amerika’da faaliyet gösteren EV şarj hizmeti olan Honda SmartCharge™‘a dayalı evde şarj imkanı içinHonda, EV’lerin güç kaynağı kapasitesini kullanan enerji projesi üzerinde çalışıyor. Halka açık şarj için Honda, uygun ve güvenilir şarj ağları sağlayıcılarıyla iş birliği ile müşterileri için bir EV şarj hizmetleri ortamı oluşturacak. Son olarak Honda, GM ile iş birliğini daha da güçlendirerek rekabet gücünü artırmak üzere 2027 yılı ve sonrasında uygun fiyatlı elektrikli araç serisinin geliştirilmesine için çalışmalarına da devam edecek. 

Elektrifikasyon sürecinde bataryalara yönelik girişimler 

Elektrifikasyon sürecinde istikrarlı bir ilerleme sağlamak için Honda, batarya tedarikinden bunların üretimine yönelik kaynak dolaşımına kadar farklı alanlarda çeşitli stratejik ortaklıklara imza atıyor. Bu kapsamda merkezde Honda’nın yer aldığı sürdürülebilir bir iş temeli oluşturularak güçlü bir değer zinciri kuruluyor. Batarya konusunda son yıllarda çalışmaları ivme kazanan Honda, Kuzey Amerika’da ultium bataryaların GM (General Motors)‘den tedarik edilmesi ve LG Energy Solution (LGES) ile bataryaüretimi için ortak girişiminin kurulmasının 2023 yılı içerisinde tamamlanmasını planlıyor. Çin’de Contemporary Amperex Technology Co., Limited (CATL) ile güçlendirilmiş iş birliğine imza atan Honda; ayrıca Japonya’da N-VAN tabanlı ticari kullanımlı mini EV modeli için batarya tedariki konusunda Envision AESC (Automotive Energy Supply Corporation) ile çalışacak. Sıvı lityum-iyon bataryaların geliştirilmesine ek olarak Honda, katı hal batarya gibi yeni nesil bataryaları geliştirerek piyasaya sürmeyi planlıyor. Bunun için Honda ve GS Yuasa, EV kullanımına yönelik yüksek kapasiteli sıvı lityum iyon bataryageliştirmek için iş birliği yapmaya hazırlanıyor. Ayrıca Honda, elektrikli araçlar için batarya araştırma ve geliştirme şirketi olan SES AI Corporation (SES) ile yarı katı bataryaların geliştirilmesi için ortak geliştirilen çalışmaya yatırım gerçekleştiriyor. 

Batarya alanında kaynak tedarikine de büyük önem veren Honda, bu konuda da uzun vadeli planları için birçok iş birliğine imza atmaya devam ediyor. Kaynak temini kapsamında nikel, kobalt ve lityum gibi temel metallerin orta ve uzun vadede istikrarlı bir şekilde tedarik edilmesi için Honda ile Hanwa arasında iş birliği yapılırken; kaynak dolaşımı için de Ascend Elements, Cirba Solutions ve POSCO şirketleri ile anlaşıldı. 

Honda’nın elektrikli araç üretimine başlayacağı ABD’de Ohio’da bulunan üç mevcut Honda fabrikasının (Marysville, East Liberty ve Anna) yenilenmesi için çalışmalar devam ederken; özellikle Kuzey Amerika’yı EV üretimi merkezi konumlandırmak için yüksek verimli ve esnek üretim hatları kurulacak. Buna ek olarak karbon azaltma teknolojilerinin kurulması, yenilenebilir enerjikaynaklarının kullanılmasıyla yüzde 100 temiz enerji ile Japonya’daki Honda Saitama Otomobil Fabrikası 2026 yılında Honda’nın ilk karbon nötr fabrikası olacak. 

Mobilite için yazılım alanındaki çalışmalar da büyüyor

Elektrifikasyon sürecinde bataryanın ardından öne çıkan başlık olan yazılım alanında da “yazılım tanımlı mobilite” kavramına dayanan çalışmalar yürüten Honda, yazılım geliştirme faaliyetlerini hızlandıracağını açıkladı. Bu kapsamda özellikle 2025’te Kuzey Amerika’da piyasaya sürülecek EV modelleri itibariyle Honda mühendisliği da kullanılarak orijinal araç işletim sistemi geliştiriyor. Bu sistem sayesinde satın alındıktan sonra da aracın fonksiyonlarının ve hizmetlerinin sürekli olarak geliştirilmesini sağlamak için araç içi yazılım sunulacak. Ayrıca; araç işletim sistemi, Otomatik Sürüş/Gelişmiş Sürücü Destek Sistemi (AD/ADAS) ve bağlantılı araçlar ve hizmetler alanlarında yazılım geliştirme için kaynak yaratmak üzere çalışan Honda,yazılım geliştirme alanındaki işe alım sayısını ikiye katlayarak iş gücünü de artıracak. Batarya konusunda olduğu gibi KPIT Technologies Limited (KPIT) dahil olmak üzere yazılım geliştirmede güçlü yanları olan şirketlerle iş birliklerini dehızlandıracak. Ek olarak kullanıcı deneyimi (UX) ve dijital hizmetler alanlarında Honda, özellikle Kuzey Amerika’da geliştirmelere odaklanırken; kullanıcı deneyimi konusunda global bir pozisyon ile proaktif bir yaklaşım benimseyecek. 

Hayallerin gücü yeniden tanımlanıyor

Honda’nın otomotiv endüstrisinin yüz yıllık dönüşümü ile topluma faydalı şirket olma vizyonu kapsamında varoluş sebebini, ulaşmak istediği hedeflerini ve değer önerisini elektrifikasyon ve dijitalleşme stratejilerinin de kapsayacak şekilde yeniden tanımlıyor. Buna bağlı olarak Honda’nın global marka sloganı olan Hayallerin Gücü’ne ekleme yapılacak ve üç yeni anahtar kelime kullanılacak.  Hayallerin Gücü’ne ek olarak Honda, “Sizi nasıl harekete geçiriyoruz” sloganı ile mobiliteyi vurgulayan Honda, çalışanlarından her birinin hayalleri aracılığıyla hareketliliğin yaratacak ve insanları hem fiziksel olarak “harekete geçirecek“ hem de kalplerine dokunacak. Ayrıca yeni anahtar kelimeleri olan “yaratmak, aşmak, büyütmek” ile Honda tüm mobilite ürün ve hizmetlerinin temel değerini somutlaştırmak için insanların zaman ve yer kısıtlamalarını aşmasını sağlamayı amaçlıyor.